31Oca

Diyeti bozdum şimdi ne olacak gibi bir paniğe gerek yok çünkü diyete devam etmek genellikle zordur, o yüzden diyet değil sürdürülebilir sağlıklı beslenme…

Bir diyetisyen olarak “diyete karşıyım” demeye başladığımı söylesem, bilmem ne düşünürsünüz? Kilo almak başlı başına bir stres yaratmışken bir de diyet yapmak, diyete sadık kalmak, diyeti bozmamak için uğraşmak bana göre bedeni ekstra baskılamak gibi geliyor. 

Doğru diyet nedir sorusu üzerine kafa yorarken, Kalorisiz Beslenme modelini geliştirmemin sebebi de bu baskıdan kurtulma çabasının harika bir sonucu aslında. Çünkü zorlama ile yapılan şeylerden kurtulmanın bir yolunu aramak, bir tür savunma psikolojisidir ve insanın biyolojik, fizyolojik ve ruhsal doğası bu şekilde çalışır. 

Yani diyete girdiyseniz ya da diyete başladıysanız bir noktada diyeti bozmanız kadar doğal bir şey olamaz. 

Oysa, sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmek ya da bozulmuş beslenme alışkanlıklarını yeniden düzenlemek ve sonuçta doğal olarak kilo vermek gibi bir bakış açısı edinmek, bu tür stresler yaşamanızı engeller ve kalıcı çözüm de budur. 

Diyet Yapmak veya Diyette Olmak! 

Bir arkadaşınız ile buluştunuz ve en sevdiğiniz restorana oturdunuz, yemek siparişi vereceksiniz ama arkadaşınız menüye o kadar odaklandı ki, az önce akıp giden muhabbet şimdi küçük bir pause yapmış durumda. Büyük bir dikkatle menüyü incelemeye devam ederken garsona “şunun içinde ne var, bunda krema var mı…” gibi sorular soruyor çünkü birazdan size “diyete başladım da…” diyecek büyük ihtimalle. 

Belki sizinle uzun zamandır buluşmayı ertelemesinin diyetteyken dışarıda yemek yemenin zorluğundan kaynaklandığını da paylaşabilir. Bu son derece yaygın ve anlaşılır bir durumdur. Çünkü diyete girmek, diyet yapmak, diyette olmak günlük hayatın en önemli faaliyetlerinden birini, beslenmeyi yani yemek yemeyi “rastgele” olmaktan çıkarır ve bazı sağlıklı seçimler yapmak, zorunlu hale getirir. 

Bu durum genellikle sosyal yaşamda kişinin kendini sınırlanmış hissetmesine neden olur. Bir diyet listesi takip ediyorsa ki, genellikle kilo verme süreçleri diyet listeleri ile yürütülür, diyeti bozmamak veya diyet listesine sadık kalmak her zaman kolay olmaz.  

Hangi Diyet Daha Kolay Bozulur?

Öğün sayısı arttıkça diyeti sürdürmek zorlaşır. Sık sık az az yeme mantığı ile yapılan diyetler daha kolay bozulur. 

Nedeni çok basit: Ara öğünler size söylenen zamanda yapılmadığında bir sonraki ana öğüne yaklaşacağı için tam zamanında yenmelidir ve çoğu zaman açlık hissetmediği halde ara öğün yapan kişi birkaç saat sonra yani ana öğüne henüz zaman varken, kan şekerinin düşmesi nedeniyle açlık hissetmeye başlar. Acıkmıştır ama YEMEMELİDİR!!! 

Ana öğün, ara öğün derken birkaç saat arayla sürekli bir şeyler yemek, hem açlık tokluk hormonlarının çalışma sistemini bozar hem de yemek yemek başlı başına bir yük, takip edilmesi gereken bir “konu” bir iş haline gelir. Bu durum sürdürülebilir bir beslenme modeli olmaktan çok uzaktır. 

Öğün sayısının dışında diyet listesinde hangi besinlerin yer aldığı da diyetin devamlılığı açısından önemlidir. 

Tok tutan, lif oranı yüksek ve size uygun besinlerden oluşan bir diyet listesine sadık kalmak, tahmin edersiniz ki daha kolaydır ama gerçekçi olmayan ve herkese aynen uygulanan kalıplaşmış diyet listelerini uygulamak zordur. 

Kalori hesabına dayalı klasik diyetler de sürdürmesi zor beslenme modelleridir. Üstelik en kolay bozulan diyetler bunlardır çünkü kalori sınırlaması nedeniyle kişi yaptığı öğünde doymaz, tokluk hissine ulaşamaz ve bu sefer aklında yüksek kalorili tatlılar, hamburgerler, pizzalar dönüp durmaya başlar. 

Kolay Diyet! 

Kolay diyet diye bir şey var mı? Evet, var.  Ama adı diyet değil Kalorisiz Beslenme ve bu sistemi aynı zamanda kalıcı olarak kilo vermenin kolay yolu.  

Kalorisiz beslenme yani Kalori Sınırlamasız Beslenme Modeli, kilo almanıza ve sürekli diyet yapmanıza neden olan temel durumu iyileştiren ve doğal olarak kilo vermenizi sağlayan bir tür sürdürülebilir sağlıklı beslenme modelidir.Diyet olmadığı için de bu beslenme modelini bozmak diye bir kaygımız yok. 

Kaygı olmadığında yani biyolojik stres azaldığında ise kilo vermek, sağlıklı beslenmeyi adım adım yaşam biçimi haline getirmek, hayatınızı ve kendinizi iyileştirmek keyifli bir yolculuğa ve farkındalığa dönüşebilir. 

Aksi halde sürekli bir takım diyetlere başlamak, birkaç kilo vermek ve sonra yeniden kilo almak gibi sıkıntılar, bir süre sonra o kadar yorucu oluyor ki birçok kişi bu döngüden bıktığı için obezite sınırına kadar kilo almaya devam ediyor. 

Doğru Diyet 

Diyet kelimesinden pek hoşlanmadığımı söylemiştim bunun nedeni hem kavramın altının boşalmış olması hem de insanların, kendilerine uygun olup olmadığını düşünmeden türlü diyet programlarını uygulamak konusunda bu kadar rahat davranmaları. 

Beslenme, ciddiye alınması gereken bir konudur. Bir haftada 5 kilo verdiren şok diyetlerle ani kilo kayıpları, gelecekte ihtimal dahilinde olan sağlık sorunlarına davetiye çıkarmakla kalmaz, verilen kilo kısa sürede bu sefer daha fazla olarak geri alınır ve bu tür sert müdahaleler metabolizmaya zarar verir. 

Kilo almak bir yan etkidir! Sebebi bulunduğunda ve sağlıklı beslenme ile bedenin ihtiyaçları eksiksiz olarak karşılandığında yani kişiye özel doğru diyet planlandığında fazla kilo doğal olarak gider ve siz sağlıklı beslenmeye devam ettiğiniz sürece de ideal kilonuzu korursunuz. 

Sağlıklı bir bedende olması gereken budur, biraz fazla yedi diye kimse kilo almaz. 

Diyeti Bozmanın Altında Yatan Nedenler

Öncelikle şunu söylemek isterim, bir gün ya da bir öğünde fazla kaçırmak diyeti bozmaz ama aslında kişi diyete devam etmekte zorlandığı için psikolojik olarak bu baskıdan kurtulmanın bir yolu olarak diyeti bozdum gibi düşünür. Bunu bir “savunma mekanizması” olarak da düşünebilirsiniz. 

Peki diyeti neden bozarız, diyeti bozmanın altında yatan sebepler nelerdir?

  • Diyette olmanın verdiği sosyal sınırlamadan kurtulmak isteği ile kişi diyeti çoğunlukla sosyal ortamlarda bozar
  • Kalori sınırlaması nedeniyle aç kaldığı için diyeti sürdüremez ve yeme atağı ile diyeti bozar
  • Beslenme alışkanlıklarına, mutfak bütçesine ve damak zevkine uygun olmayan bir diyet listesini sürdürmekte zorlanan kişi diyeti bozar 
  • Kendi isteği ile değil çevrenin, aile bireylerinin ya da yakın arkadaşlarının baskısı ile kilo vermeye zorlanan kişiler bu baskıya uzun süre dayanamaz ve diyeti bozar

Diyeti Bozdum Nasıl Telafi Edebilirim?

Bir beslenme uzmanıyla çalışmak, özellikle bu gibi durumlarda sorularınıza cevap bulmak ve yeni bir beslenme alışkanlığı kazanmaya çalıştığınız dönemde ihtiyacınız olan desteğe her zaman ulaşabilmek adına son derece önemlidir. 

Çünkü diyeti bozan kişinin, diyete neden devam edemediğini, hangi noktada zorlandığını anlamak gerekir ki ilerleyen dönemlerde aynı şey tekrar etmesin. Bu nedenle diyet yapmak yerine sürdürülebilir sağlıklı beslenme modelini öneriyoruz çünkü diyet yapmazsanız, diyeti bozamazsınız. 

Diyetinizi bozduysanız, diyetisyeniniz ile durumu paylaşın ve beslenmenizde size zor gelen şeyleri açıkça ifade edin. Belki de listeniz size uygun olmayan besinlerden oluşuyor ya da doymuyorsunuz veya öğün planınız metabolizmanıza uygun değil. 

Bu noktada yapılan en büyük yanlış ise birkaç gün çok az yemek ve bedeni aç bırakmak, cezalandırmak. 

Kaçamak sonrası kendinizi açlıkla cezalandırdığınızda daha çok kilo alırsınız çünkü beden bu cezaya karşı kendini korumaya almak zorunda hisseder ve artık yediğiniz her lokmayı, her kaloriyi yağ olarak saklama yoluna gider. 

Pınar Demirkaya

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir